Sual: (Doğru yolu bulmak için dua edersem, kendi yolumdan şüphe etmiş olurum) diyerek dua etmemek uygun mu?
CEVAPUygun değildir. Asıl dua etmemek, Allah'tan şüphelenmek olur. (Allah, bana yanlış yolu gösterir) demektir. Dua etmemek, Allah ve Resulüne karşı gelmek olur. Zaten hiç kimse, (Benim yolum, benim grubum yanlıştır) demez. Yanlış olduğunu bile bile kim o yolda gider ki? Hristiyan da, Yahudi de, bid’at ehli de, doğru yolda olduklarını söylüyorlar. Bir âyet-i kerime meali: (İnsanlar, dinde çeşitli gruplara bölündüler. Her grup, kendi yolunu doğru sanıp sevinmektedir.)[Müminun 53]
Resulullah efendimiz 73 farklı gruba bölünüleceğini bildiriyor. Her grup, (Ben böyle dua edersem, içinde bulunduğum gruptan şüphelenmiş olurum) diye dua etmezse, hiç kimse dua etmez. Çünkü herkes, (Benim yolum doğrudur) diyor. Peygamber efendimiz, İslamiyet’ten, yani gittiği yoldan şüphe mi ediyordu da, o şekilde dua etmiştir? Doğru yoldan mı sapacak da bunlardan korunmak için dua ediyor? Ettiği dualardan birkaçı:
(Yâ Rabbî, Cehennem azabından sana sığınırım.) [Buhârî]
(Allahım, kabir azabından Sana sığınırım.) [Müslim]
(Allahım, kötü huylardan, kötü arzulardan sana sığınırım.) [Ebu Davud]
(Allahım, bizi âhiret azabından muhafaza eyle.) [Müslim]
(Yâ Rabbî, kalb katılığından, gafletten, inkârcılıktan, hakka ters düşmekten, sana sığınırım.) [Hâkim]
(Yâ Rabbî, senden dinde sebatı, doğru yolda kararlılığı istiyorum.) [Nesaî, Tirmizî]
(Allahım, günahlarımı temizle.) [Buhari, Müslim]
(Zulmetmekten ve zulme uğramaktan Sana sığınırım.) [Nesai]
(Ya Rabbi şekten, şerikten, nifaktan ve kütü ahlâktan sana sığınırım.) [Bezzar]
(Yâ Rabbî, şüphe etmekten sana sığınırım.) [Bezzar]
(Yâ Rabbî, riyadan, yalandan, hıyanetten beni koru!) [Hatîb]
(Yâ Rabbî, doğru yoldan sapmaktan ve başkalarını saptırmaktan, haktan kaymaktan ve başkalarını kaydırmaktan sana sığınırım.)[Taberanî]
(Yâ Rabbî! Doğruyu bize doğru olarak göster ve ona uymayı bize nasip et ve yanlış, bozuk olan şeylerin yanlış olduklarını bize göster ve onlardan sakınmamızı nasip et!) [Mektubat-ı Rabbânî]
İmam-ı Rabbani hazretlerinin, 272. mektubunda bildirdiği dua şöyledir:
(Allahümme erinelhakka hakkan verzuknâ ittibâ’ahü ve erinel bâtıla bâtılan verzuknâ ictinâbehü bi-hurmeti Seyyidil-beşer. Aleyhi ve alâ âlihi ve eshâbihi minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâ.)Yani, (Ya Rabbi! Doğruyu bize doğru olarak göster ve ona uymayı bize nasip et ve yanlış, bozuk olan şeylerin yanlış olduklarını bize göster ve onlardan sakınmamızı nasip et! İnsanların en üstünü hürmetine bu duamızı kabul buyur!)
Hazret-i Ebu Bekir’in de böyle dua ettiği İhya’da yazılıdır. Bi-hürmeti’den önceki kısmın hadis-i şerif olduğu da bildirilmiştir. Yani Peygamber efendimiz de, aynı duayı yapmış, (Hakkı hak, batılı batıl olarak göster) diye duada bulunmuştur. Allahü teâlâ, İslamiyet’i doğru olarak öğrenmek isteyene, bunu nasip edeceğine söz verdi. Bir âyet-i kerime meali:
(Doğru yolu arayanları, saadete ulaştıran yollara kavuştururuz.)[Ankebut 69]
Allahü teâlânın sözüne güvenip, Ona sığınmalı. Böyle dua etmekten çekinmemeli. (Yâ Rabbî, hakkı hak olarak göster ve ona uymamı, bâtılı bâtıl olarak göster ve ondan sakınmamı nasip eyle! Hangi grup doğru yoldaysa, senin rızan kimlerle ise, bana onları sevmeyi, dünyada ve âhirette onlarla beraber olmayı nasip eyle!) diye dua etmeli. Eğer doğru yoldaysa, nur üstüne nur olur. Yanlış yoldaysa, ihlâsla yaptığı dua sebebiyle, yanlış yoldan kurtulur ve doğruya kavuşur.
Hak ile bâtılSual: Hakkı bâtıldan nasıl ayırırız?
CEVAPHakkı bâtıldan ayırmak en zor iştir, çünkü bugün hak gizlenmiş, bâtıl ise hak şekline bürünmüş, hak gibi görünüyor. İmam-ı Rabbanî hazretleri, (Peri yanaklarını saklamış, şeytan naz ediyor. Şaşırdım kaldım, hayretten aklım gidiyor) buyuruyor. Melek yani hak, gizlenmiş, görünmüyor. Şeytan [ve sapıklar] ise peri ve melek şekline girmiş, herkese nurlu, güzel görünüyor, her tarafta cilve yapıyor, süslü püslü dolaşıyor, kendini gösteriyor. İnsan nasıl şaşırmasın ki? Onun için Peygamber efendimiz, hakkı bâtıldan ayırmak için nasıl dua edileceğini, ümmetine öğretmek için, şu duayı okurdu: (Allahümme erinel hakka hakkan ve erinel bâtıla bâtılan = Allah’ım, bana hakkı hak olarak, bâtılı da, bâtıl olarak tanıt! İkisini birbirine karıştırmayayım.)
O hâlde yapılacak iş, binlerce sapık kitaplar arasından, İmam-ı Rabbanî gibi Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını okuyup hakkı bulmaktır. Resulullah'ın "sallallahü aleyhi ve sellem" bildirdiği şu duayı da okumalıyız: (Allahümme, yâ mukallibel kulûb, sebbit kalbî, alâ dînik = Allah’ım, kalbleri iyiden kötüye, kötüden iyiye çeviren, ancak Sensin. Kalbimi, dininde sabit kıl, dininden döndürme, beni Müslümanlıktan ayırma!)
Doğru grup için dua
Sual: Dünyada Müslümanlar çeşitli gruplara, cemaatlere, tarikatlara bölünmüş ve her grup, kendilerinin doğru olduğunu söylüyor. Doğruyu arayanın, (Ya Rabbi hangi grup doğruysa, rızan hangi gruptaysa, bana onu nasip eyle!) diye dua etmesi gerekiyormuş. Ama ben grubumun % 100 doğru olduğuna inanıyorum, hiç şüphem yoktur. Eğer böyle bir dua edersem, grubumdan şüphelenmiş olurum diye böyle bir dua etmiyorum. Bildirildiği gibi dua etsem bir sakıncası olur mu?
CEVAPHiç sakıncası olmaz. Öyle dua etmek lazımdır.
Elbette herkes kendi grubunun, kendi yolunun doğru olduğuna inanır. İnanmasa o grupta işi ne? Nitekim bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Dinde çeşitli gruplara bölünürler, her grup, kendi yolunu doğru sanıp sevinir.) [Müminun 53]
Doğru grupta olduğuna inananların da, öyle dua etmeleri lazımdır. Peygamber efendimiz, doğru yolda değil miydi? Yolundan şüphesi mi vardı? Hep, (Ya Rabbi, bize doğru yolu göster) diye dua etmiştir. Mesela, (Ya Rabbi! Bize hakkı hak olarak gösterip, ona uymak; bâtılı bâtıl olarak gösterip, ondan kaçınmak nasip eyle!) diye dua ederdi. Bu, ümmetinin böyle dua etmesinin gerektiğini gösterir. Böyle dua etmenin hiç mahzuru olmaz. Aksine grubu yanlış yolda ise, doğruyu bulmuş olur.
Kaşlarınız çatıldı…
Nabzınız dörtnala koşuyor…
Zorlukla nefes alıyorsunuz…
Artık rahatlamanın zamanı geldi…
Geriliminizi azaltmak ve stresten kurtulmak için uygulayabileceğiniz bazı basit stratejileri bir araya getirmek istedim…
Nabzınız dörtnala koşuyor…
Zorlukla nefes alıyorsunuz…
Artık rahatlamanın zamanı geldi…
Geriliminizi azaltmak ve stresten kurtulmak için uygulayabileceğiniz bazı basit stratejileri bir araya getirmek istedim…
Kendinizi Hipnotize Edin
Hipnoz denince aklınıza gelen sağa sola sallanan cep saatlerini ve derin trans durumlarını unutun gitsin. Hipnoz aşırı derece odaklanılmış bir konsantrasyon halidir. Eğer doğru bir şekilde yapılırsa, zihninizi açar, kalbinizin atış hızını düşürür ve kaslarınızın gerginliğini azaltır. Şimdi kendinizi hipnotize edin: Gözlerinizi kapatın ve bir zihin ekranı oluşturun. Tıpkı aklınızın içindeki bir televizyon ekranı gibi. Şimdi gözleriniz kapalıyken sol tarafınıza doğru bakın, trafiğin en yoğun olduğu saatte, arabanızla trafikte olduğunuzu hayal edin. Kafanızı sağ tarafa çevirin ve orada hiç trafiğin olmadığı, bomboş bir yol keşfettiğinizi düşünün. Trafikten kurtulup, o yolda ilerlerken, yavaş yavaş araba seslerinin de azaldığını fark edeceksiniz. Bunu tıpkı en çok sevdiğiniz filmlerden birini izlermiş gibi yapın. Stresten kurtulmak için bu şekilde, günde 3- 4 kez, 5’ er dakika, kendinizi hipnotize ederseniz, zamanla ne kadar rahatladığınızı hissedeceksiniz.
Birisini (Gerçekten) Affedin
Size karşı kötü bir davranışta bulunup, sizi inciten bir arkadaşınızın bu davranışını yeniden değerlendirmeyi deneyin. Sorununuzu çözemediğiniz bu kişiyi her gördüğünüzde benzer kötü duygular hissetmenizin sebebi zihninizin sürekli yaşadığınız durumu çağrıştırmasından kaynaklanıyor. Negatif duygularınızdan kurtulmak stres seviyenizi düşürecektir. Yaşadığınız olayı tekrar gözden geçirip arkadaşınızın da makul sebepleri olabileceğini düşünmeye çalışın. Onu gerçekten affedin. Bu öyle üstünkörü bir kucaklama olmasın. Samimi duygularınız ona karşı hissettiğiniz öfkeyle yer değiştirmeli. Onu gerçekten affetmeniz gerçekleri daha fazla görmenize ve stresten kurtulmanıza yardımcı olacaktır.
Pencereyi Açın
Sadece pencereyi açıp dışarı bakmanın bile stres üzerinde olumlu etkileri bulunmaktadır. Yapılan bir çalışmada; programa katılan kişilere stres seviyeleri arttığında 3 farklı görüntü göstermişler: 1. si gerçek doğa görüntüsü, 2. si aynı doğa görüntüsünün dijital hali ve 3. sü boş bir ekran. Gruplar arasından kalp atışları en hızlı normale dönen 1. grup olarak tespit edilmiş. Bu çalışma bize aslında şunu gösteriyor: Zihnimizi kandırmak o kadar da kolay değil. O da bizler gibi gerçeklik arıyor. Sadece görmek değil aynı zamanda solumak da istiyor.Strese girdiğinizi hissettiğinizde pencerenizi açıp derin bir nefes almak bile size iyi gelecektir. Unutmayın zihnimiz ve vücudumuz doğa ile bağlantılı olduğu sürece maksimum verimle çalışacaktır.
Kendinize Çiçek Gönderin
Dr. Mehmet Oz’a göre insan vücudundaki stres seviyesi doğa tarafından yönetilmektedir. Yani doğaya bağlı olarak artar veya azalır. Harvard Üniversitesindeki bir grup bilim insanı, bu konu ile ilgili bir çalışma yapmış. Stres ve kaygı seviyesi yüksek 2 grup kadın üzerinde yapılan bu çalışmada, bir hafta boyunca, 1. gruptakilere taze toplanmış çiçek, 2. gruptakilere ise mum yollanmış. Bir haftanın sonunda taze toplanmış çiçeklerin yatıştırıcı etkisi sayesinde, 1. gruptaki kadınların stres ve kaygı seviyelerinin düştüğü gözlemlenmiş. Bu çalışmayla doğanın insan üzerindeki etkisi gözler önüne serilmiş. Benden size tavsiye; stresten kurtulmak içinevinizin bir köşesinde, yemek masanızda ve özellikle ofisinizdeki masanızda mutlaka taze toplanmış çiçek bulundurun. Sizi ne kadar mutlu hissettireceklerini denemeden bilemezsiniz.
Birazcık Kırıştırın
Günde 1- 2 öpücük sizi stresten uzak tutabilir. Stres kaotik ortamlardan beslenir. Sevgilinizleöpüşmek kendinizi kaostan uzak ve daha izole bir ortamda hissetmenizi sağlayabilir. Northwestern Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Psikiyatri bölümünden Prof. Dr. Laura Berman’ a göre, öpüşürken salgılanan endorfin insanların stres seviyesini düşürmektedir. Dr. Berman her gün 10-20 saniye süren yoğun ve duygusal bir öpücüğün stresten uzaklaşmaya yardımcı olduğunu söylemektedir ve bu öpücüğün cinsel arzu uyandırmasına gerek yoktur. Stresli bir gün mü geçirdiniz? Stresten kurtulmak mı istiyorsunuz? Sevgilinizin yanına gidin, onunla tartışıp daha da gerileceğinize, onunla birazcık kırıştırın. Bir süre sonra rahatladığınızı ve keyifli vakit geçireceğinizi göreceksiniz. Fiziksel iletişimin keyfini çıkartın.
Mola Verin
İyice dinlenebilmek için yatağınızda derin bir uyku çekmeniz gerekmez. Bulunduğunuz birçok ortamı dinlenmek için değerlendirebilirsiniz.
Örnek olarak sizinle Kate Hanley’in “Dinginliğe Ulaşmak İçin 77 Basit Strateji” başlıklı makalesinden bir bölüm paylaşmak istiyorum. Kate Hanley, sizi kısa bir şekerleme kadar dinlendirebilecek bir egzersiz öneriyor: Sandalyenize oturup iki ayağınızla yere basın Dirseklerinizi masanın köşelerine doğru uzatın Vücudunuzu sandalyenizde omurganızı esnetecek şekilde geriye doğru uzatın. Alnınızı kollarınızın üzerine koyarak birkaç dakika dinlenin
Bu egzersiz fiziksel gerginliğin vücudunuzda en çok yerleştiği yerler olan boynunuz ve omuzlarınızı açacak, ayrıca derin nefes alabilmeniz için göğüs kafesinizde daha geniş bir alan oluşturacaktır.
Bu egzersizi yaparken kendinizi daha iyi hissettiğinizi ve stresten kurtulduğunuzugözünüzde canlandırın ve kalp atışlarınıza odaklanın. Umarım mola vermek size de iyi gelir.
Hafif Bir Antrenman
Antrenman yapmak stresi uzaklaştırmak için harika bir yoldur. Ama spor ayakkabılarınızı giymeden önce iki kez düşünün. Yapılan çalışmalar yorgun bir zihinle yapılan yoğun antrenmanların stres seviyesini arttırdığını göstermektedir. Sizi tüketen bir günün sonrasında yürüyüş veya hafif tempolu koşu yapmayı tercih edebilirsiniz.